Ellerin Ne Kadar Temiz

El temizliği hakkında mutlaka bilmeniz gerekenler.

Kişisel hijyen, bireyin kendi sağlığını devam ettirmesi için yaptığı öz bakım uygulamalarını içerir. Kişisel hijyenin ilk adımı da el hijyeninden geçer. Ellerimiz gün içinde o kadar çok nesneye temas eder ki, temas ettiği her nesneden mikroorganizmalara maruz kalarak ayrılır. Bu mikroorganizmaların bazıları ne yazık ki çeşitli enfeksiyon hastalıklarına neden olabilmektedir.
Bakteriler, enfeksiyon hastalıklarına neden olsalar da aynı zamanda canlı yaşamın vaz geçilmez unsurlarıdır. Bakteriler olmadan yaşamın devam etmesi imkansızdır. İnsan vücudunda da derimiz ve bazı organlarımızda bakteriler yaşar ve bu bakterilerin bir çoğu ile mutualistik yani karşılıklı faydaya dayanan bir ilişkiye sahibiz. Örneğin; kalın bağırsaklarımızda yaşayan bazı bakteri türleri vardır ve bu bakteriler bağırsaktaki sindirilmiş besinlerden beslenir ve orada barınma ihtiyacını karşılarken, karşılığında da bize B ve K vitamini sentezlerler. Bir başka örnek; derimiz ve ellerimizin üzerinde kalıcı olarak yaşayan bakteri florası vardır. Bu bakteriler kendileri için yaşam alanı kurar ve kalıcı floramızı oluştururlar. Kalıcı flora doğal direnç yollarından birisidir ve doğumla beraber oluşmaya başlar. Yani yeni doğan bebek sterildir. Kalıcı floranın en önemli özelliklerinden biriside bozulan normal florayı yeniden oluşturma özelliğidir. Bu floranın varlığı oldukça önemlidir; zira bu flora ortadan kalkar ise geçici flora mikroorganizmaları kolonize olur, çoğalır ve hastalık yapıcı özellik kazanabilirler. Geçici flora kirli yüzeylere dokunmak suretiyle ellerimize bulaşan mikroorganizmalardır. Hastalık yapma potansiyelleri yüksektir fakat kalıcı floradaki bakteriler, çoğunlukla geçici floranın uzun süre kalmasına izin vermediğinden, yani hijyenik el yıkama işlemiyle geçici florayı uzaklaştırabiliriz. Ancak kalıcı flora zarar görüp yok olursa, geçici flora için fırsat doğar ve geçici flora ellerimizde çoğalarak koloni oluşturup hastalıklara yol açabilir. Bizler hastalıklara yakalanmamak için kalıcı flora dengesini bozmadan, geçici florayı yani hastalık yapan kısmı yok etmeliyiz. Bunun için en uygun yöntem ise hijyenik el yıkama tekniğidir. Bu teknikte ; eller en az 20 sn boyunca (ideal olanı 1 dk boyunca) bilekler, parmak araları ve tırnakları da dahil edecek şekilde yıkanmalı ve ardından kurulanmalıdır. Eller yıkanırken, sabunu daha iyi köpürtmesi sebebiyle ılık su tercih edilebilir. Çoğu zaman el yıkama işlemi lavaboya gidilip ellerin yıkanması, kurulanması ve tekrar iş başına dönülmesi 40-80 saniye almaktadır. Günlük yoğun faaliyetler sırasında çoğu zaman el yıkama işlemi uygun bir şekilde gerçekleştirilmemekte ya da 10 saniyeden daha az gibi kısa bir sürede tamamlanması nedeniyle yıkama işlemi sırasında ihmal edilen bölgeler olmaktadır. Yetersiz yıkama sebebiyle geçici florayı uzaklaştıramamış oluruz ve bu da hastalıklara neden olabilir.
2020 Mart tarihinden bu yana ülkemizin de ne yazıkki etkilendiği koronavirüs pandemisinde de ellerin temiz olmasının ne denli önemli olduğunu bir kez daha anladık. Daha sağlıklı bir beden, daha sağlıklı bir aile, toplum ve dünya için önce ellerimiz temiz olmalıdır.

 

Ellerimizi Ne Zaman Yıkamalıyız?

  • Her iş başlangıcında,
  • Çiğ besinleri elledikten sonra,
  • Her tuvalet çıkışında,
  • Sigara içtikten ve mendil kullandıktan sonra,
  • Parayı elledikten sonra,
  • Yara ve sivilcelere dokunulduğunda,
  • Kirli araç-gereçleri elledikten sonra,
  • Öksürüp-hapşırdıktan sonra,
  • Çöpleri elledikten sonra,
  • Yemekleri servis etmeden önce,
  • Toplu taşıma araçlarını kullandıktan sonra,
  • Hasta bir kişiyle temastan önce ve sonra,
  • Saçları taradıktan veya dokunduktan sonra,
  • Tokalaştıktan sonra ,
  • Temizlik malzemelerine dokunduktan sonra,
  • Pişmemiş gıdalara dokunduktan sonra,
  • Sabah yataktan kalktıktan sonra,
  • Ayrıca ellerin kirli göründüğü her durumda
  • Ellerimizi mutlaka uygun teknikle yıkamalıyız.